kambur

kambur
kambur Buckel m; Ausbuchtung f, Wölbung f; bucklig; gekrümmt; fig Kummer m; Hindernis n;
-e kambur daha geliyor fig (die Sache) hat noch einen Haken;
kambur felek launische(s) Schicksal;
kambur üstüne kambur (oder kambur kambur üstüne) Pechsträhne f;
-in kamburu çıkmak einen Buckel bekommen; fig von der Arbeit gebeugt sein

Türkçe-Almanca sözlük. 2013.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Schlagen Sie auch in anderen Wörterbüchern nach:

  • kambur — is. 1) Bel veya göğüs kemiğinin eğrilmesi, raşitizm sonucu sırtta ve göğüste oluşan tümsek, kambur zambur 2) Bazı hayvanların sırtındaki çıkıntı 3) Yapı veya eşyada dışarıya doğru eğrilme 4) sf. Vücudunda bu tümsek bulunan (kimse) 5) mec. Sıkıntı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kambur zambur — sf. Kambur …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kambur üstüne kambur (veya kambur kambur üstüne) — sıkıntı ve tersliklerin üst üste geldiğini anlatan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kambur felek — is., ği Talih ve kader için sitem yollu kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gambır — kambur …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • gambur — kambur …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • Ahmet Berman — Kambur Ahmet Pas d image ? Cliquez ici. Biographie Nom complet Ahmet Berman …   Wikipédia en Français

  • huka — kambur, böyrü, hürkücü çıkan adam …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • DOMANİÇ — Kambur. Tümsekli, fırlak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HADEB — Kambur olma, kamburluk …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HADEBE — Kambur, yumru. * Vücuttaki kamburluk …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”